Sağlık

Damgalanmadan en çok şizofreni hastaları etkilenir…

Ruhsal hastalıklarda damgalanmadan en çok etkilenen şizofrenidir. Sanrıların ve duyulduğu sanılan seslerin şizofreni hastasını korkutabileceğini belirten uzmanlar, bunların da içe kapanmaya ya da uygunsuz davranışlara yol açabileceğini söylüyor.

Şizofreninin bir halk sağlığı sorunu olarak değerlendirilebileceğini belirten Psikiyatrist Dr. Emine Yağmur Zorbozan; Şizofreni nörobiyolojik bir hastalık olduğu için ilaçla tedavisinin mümkün olduğunu, şizofreni hastaları ‘tehlikeli’, ‘ne yapılacağı belli değil’ gibi basmakalıp niyetlerin gerçeği yansıtmadığını vurguluyor.

Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi Psikiyatri Uzmanı Dr. Emine Yağmur Zorbozan, şizofreni ve toplumdaki damgalanma ile ilgili değerlendirmelerde bulundu ve tavsiyelerini paylaştı.

Kaygı ve belirsizlik, damgalamanın altında yatar

Damgalamanın, bazı toplumlarda akıl hastalığı gibi makul insan özelliklerine ilişkin olumsuz kalıp yargıların tetiklediği, sosyal statü kaybı ve ayrımcılık olarak tanımlandığını belirten Dr. Emine Yağmur Zorbozan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Asırlardır insanoğlunun huzursuz, korkmuş, tanımadığı ya da bilgi sahibi olmadığı olgu ya da bireylere olumsuzluklar atfederek onları dışlama, damgalama ve ayrıştırma eğiliminde olduğunu söyleyebiliriz. Ne yazık ki ruhsal hastalıklar, tıbbi durumlar arasında bu damgalamadan en çok zarar gören hastalık grubudur. Damgalama davranışının kökenine bakacak olursak, altında korku ve cehalet yattığını görebiliriz. Ruhsal bozukluğu olan hastalara duyulan korku, bilinen hatalar ve hastalığın geçmeyeceğine dair yanlış inançlar damgalanmaya neden oluyor.”

Sanrılar içe dönüklüğe yol açabilir
Şizofreninin psikotik belirtilerle yani gerçeklik değerlendirmesinin bozulmasıyla karakterize bir hastalık olduğuna dikkat çeken Psikiyatrist Dr. içe kapanık veya uygunsuz davranışlar sergileyen. Bu belirtiler toplumdaki damgalanma ile birleştiğinde hasta daha da yalnızlaşır. Tüm bunların sonucunda kişi toplum içine çıkmak istemeyebilir, arkadaş edinme ve eş bulma konusunda zorluklar yaşayabilir. Sadece temel ihtiyaçları için sosyal bağlantılar kurmak zorunda kalabilirler. Alternatif durumlarda onlara acınır, korunur veya çocuk muamelesi yapılır. Her iki tutum da bireyi yalnızlığa itmektedir. Kişi hastalığını gizlemek için doktora gitmekten kaçınabilir” dedi.

Şizofreni bir halk sağlığı sorunudur

Yalnız kalan ve işlev kaybı yaşayan bireyin ailesi ve arkadaşlarının da bu durumdan etkileneceğini, dolaylı olarak toplumun da işlev kaybına uğrayacağını ifade eden Prof. Emine Yağmur Zorbozan, “Bu nedenle şizofreniyi bir halk sağlığı sorunu olarak kabul edebiliriz. Stigma, hastalığın kendisi kadar tehlikeli olabilir. Bu nedenle şizofreni hastalarında tedavinin aksatılmaması çok önemlidir. Damgalanmayla mücadele toplumsal olarak yapılmalıdır çünkü damgalanma aslında toplumsal bir hastalıktır” dedi.

Damgalamanın ilacı bilgilendirmektir

Şizofreniye yönelik olumsuz tutum ve beklentilerin üstesinden gelebilmek için bu konuda yüzyıllardır süregelen yanlış inanışların gerçeklerle değiştirilmesi gerektiğini vurgulayan Prof. Emine Yağmur Zorbozan, “Damgalama sadece hastayı tanımayan başkaları tarafından yapılmıyor, hastanın ailesi hatta kendisi bile damgalayabiliyor. Çoğu zaman aile veya bakıcılar da sosyal çevreden kaynaklanan damgalama ile karşı karşıya kalmaktadır. Damgalamanın ilacı bilgilendirmektir. Ruh sağlığı çalışanları tarafından öncelikle hastaların aile yakınlarına bilgilendirme yapılmalıdır. Ruh sağlığı çalışanlarının hasta ve yakınlarını bilgilendirmesiyle başlayan süreç tüm topluma yayılmalıdır” dedi.

Tedavi olmadığı sürece riskler artar

Psikiyatrist Dr. Emine Yağmur Zorbozan, şizofreni ile ilgili bazı yaygın kalıpyargılara şu şekilde değindi:

“Şizofrenlerin ‘tehlikeli’ ve ‘ne yapacağınızı asla bilemezsiniz’ şeklinde fikirleri var. Ancak bunun doğru olmadığını kesinlikle söyleyebiliriz. Şizofreni nörobiyolojik bir hastalık olduğu için ilaçla da tedavi edilebilir. İlaçlarını düzenli kullanan ve tedaviye ulaşabilen hastalarda böyle bir tehlike yoktur. Ayrıca toplumdaki suçların çok büyük bir bölümünün akli dengesi yerinde olmayan bireyler tarafından işlendiğini biliyoruz. Tüm şizofreni hastalarının daha az üretken olduğu ve her zaman yardıma ve bakıma ihtiyaç duyduğu yanlış bir önyargıdır. Tedaviye ulaşamadığımız sürece bu riskler artıyor evet ama unutmayalım ki tedaviye ulaşmadaki en büyük handikaplardan biri de damgalanmadır.”

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

haber-nallihan.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

-
Başa dön tuşu
escort
istanbul escort
istanbul escort
istanbul escort
istanbul escort
istanbul escort
adalar escort
arnavutköy escort
ataşehir escort
avcılar escort
bağcılar escort
bahçelievler escort
bakırköy escort
başakşehir escort
bayrampaşa escort
beşiktaş escort
beykoz escort
beylikdüzü escort
beyoğlu escort
büyükçekmece escort
çatalca escort
çekmeköy escort
esenler escort
esenyurt escort
eyüp escort
fatih escort
gaziosmanpaşa escort
güngören escort
kadıköy escort
kağıthane escort
kartal escort
küçükçekmece escort
maltepe escort
pendik escort
sancaktepe escort
sarıyer escort
şile escort
silivri escort
şişli escort
sultanbeyli escort
sultangazi escort
tuzla escort
ümraniye escort
üsküdar escort
zeytinburnu escort
istanbul escort